ahmetbeyler
New member
Nostalji hissi, bizi çocukluk anılarımız üzere geçmişte kalan hoş anılara götürmesi ötürüsıyla hepimizin güzeline giden bir histir. Fakat görünen o ki nostaljinin, hoş anıları yeniden yaşamamızı sağlamasının haricinde epey değerli öbür faydaları da bulunuyor.
Yapılan yeni bir araştırmaya nazaran nostalji hissinin, ağrı algımız üzerinde de tesirleri bulunuyor. Çalışmanın arkasındaki araştırmacılar, nostaljinin, baş ağrısı ve yavaşça klinik ağrı üzere düşük seviyedeki ağrıların hafifçeletilmesinde ilaçsız bir tedavi formülü olarak kullanılabileceğini öne sürüyor.
Anılar, sözün tam manasıyla ‘yaralarımızı sarabilir’
Çin Bilimler Akademisi’nden araştırmacılar, nostaljinin ağrı üzerinde bir tesiri olup olmadığının tespitini yapmak ismine fMRI ile beyin aktivitelerini ölçtüğü yetişkin iştirakçilerden, gösterilen manzaraların nostaljik düzeylerini ve termal ikazcılardan kaynaklanan ağrının derecelendirmelerini istedi. Gösterilen nostaljik haberler içinde evvelden tanınan olan atıştırmalık bir şeker, çizgi sinema ve okul bahçesinde oynanan oyunlar üzere ortalama bir çocukluğa ilişkin sahneler ve ögeler gösterilirken, denetim kümesinde da iştirakçilere çağdaş günlük hayattan ilgili sahneler ve öğeler gösterildi.
Bu deneyin sonunda ise şahısların nostaljik görseller gördüklerinde, denetim kümesindeki görsellere kıyasla ağrı değerlendirmesinde daha düşük ağrı düzeyi deneyim ettiği ve en büyük tesirin düşük yoğunluklu ağrıda yaşandığı gözlemlendi.
Buna ek olarak nostaljik imgeleri izleyen iştirakçilerin, ağrının algılamasında rol oynayan iki beyin bölgesi olan sol lingual girus ve parahipokampal girus’taki aktivitesinin de azaldığı tespit edildi. Buna bakılırsa beden ve korteks içinde bilgi transferinden sorumlu beyin bölgesi olan talamus’ta meydana gelen aktivitenin hem nostalji tıpkı vakitte ağrı dereceleriyle ilişkili olduğu; talamus’un nostalji bilgisini entegre ederek ağrı yollarına iletebileceği keşfedildi.
Yapılan yeni bir araştırmaya nazaran nostalji hissinin, ağrı algımız üzerinde de tesirleri bulunuyor. Çalışmanın arkasındaki araştırmacılar, nostaljinin, baş ağrısı ve yavaşça klinik ağrı üzere düşük seviyedeki ağrıların hafifçeletilmesinde ilaçsız bir tedavi formülü olarak kullanılabileceğini öne sürüyor.
Anılar, sözün tam manasıyla ‘yaralarımızı sarabilir’
Çin Bilimler Akademisi’nden araştırmacılar, nostaljinin ağrı üzerinde bir tesiri olup olmadığının tespitini yapmak ismine fMRI ile beyin aktivitelerini ölçtüğü yetişkin iştirakçilerden, gösterilen manzaraların nostaljik düzeylerini ve termal ikazcılardan kaynaklanan ağrının derecelendirmelerini istedi. Gösterilen nostaljik haberler içinde evvelden tanınan olan atıştırmalık bir şeker, çizgi sinema ve okul bahçesinde oynanan oyunlar üzere ortalama bir çocukluğa ilişkin sahneler ve ögeler gösterilirken, denetim kümesinde da iştirakçilere çağdaş günlük hayattan ilgili sahneler ve öğeler gösterildi.
Bu deneyin sonunda ise şahısların nostaljik görseller gördüklerinde, denetim kümesindeki görsellere kıyasla ağrı değerlendirmesinde daha düşük ağrı düzeyi deneyim ettiği ve en büyük tesirin düşük yoğunluklu ağrıda yaşandığı gözlemlendi.
Buna ek olarak nostaljik imgeleri izleyen iştirakçilerin, ağrının algılamasında rol oynayan iki beyin bölgesi olan sol lingual girus ve parahipokampal girus’taki aktivitesinin de azaldığı tespit edildi. Buna bakılırsa beden ve korteks içinde bilgi transferinden sorumlu beyin bölgesi olan talamus’ta meydana gelen aktivitenin hem nostalji tıpkı vakitte ağrı dereceleriyle ilişkili olduğu; talamus’un nostalji bilgisini entegre ederek ağrı yollarına iletebileceği keşfedildi.