ahmetbeyler
New member
her insanın bildiği üzere dünyanın eski devirlerinde yeryüzünde bir epeyce farklı tıpta dinozor vardı. Bugün hâlâ yenileri keşfedilen bu devasa yaratıklar, alışılmış ki o periyotta yaşayan tek canlı tipi değildi. Hem günümüzde jenerasyonu tükenmiş bir fazlaca canlının tıpkı vakitte hâlâ yaşayan canlıların cetlerinin fosillerini bulunuyor.
Sürekli olarak yeni cinsleri keşfetmek için ayrıntılı çalışmalar yapan Paleontologlar, geçtiğimiz günlerde Jurassic döneminden kalma bir kertenkelenin kalıntılarını buldu. Bu keşfin en heyecan verici kısmı ise bulunan kertenkelenin “kertenkelelerin kralı” olarak da bilinen Tuatara’nın akrabası olması.
(Tuatara kertenkelesi beraberinde SSC’nin ürettiği en tanınan muhteşem araba olan SSC Tuatara’nın isim deposudur.)
Tuatara üzere 3. gözü olabilir
Opisthiamimus gregori isimli bu kertenkele, yapılan karbon testlerinde tamı tamına 150 milyon yaşında. Bu kertenkele, yakın akrabası olan Tuatara kadar karmaşık bir yapıya sahip olmasa bile Paleontologlara bakılırsa bu iki cinsin farkları, 150 milyon yıllık devasa bir evrimi gözler önüne seriyor.
Bu kertenkelenin keşfedilmesinin en değerli noktalarından biriyle tüm aile soy ağacına ışık tutabilecek olması. Tuatara ve Opisthiamimus gregori’nin ortak soy ağacı, yüz milyonlarca yıl evvel bilinmeyen bir niçinden dolayı yok oldu ve tüm aileden geriye yalnızca Tuatara kaldı. Bildiğimiz kertenkeleden farklı bir çeşide ilişkin olan Tuatara kertenkelesi, başının üst kısmında 3. bir gözle doğar ve gelişmeninin birinci 4-5 ayında bu gözün üzeri opak bir deri ile kaplanır. Araştırmacılara göre Opisthiamimus gregori’de de bu gözden olma ihtimali gayet yüksek. bir daha tıpkı biçimde hem Tuatara tıpkı vakitte Opisthiamimus gregori’nin dişleri, tıpkı yılanlar üzere çene kemiğine sabit ve yalnızca istediği vakit ortaya çıkabiliyor.
“Diğer kertenkelere yenilmiş olabilirler”
Rhynchocephalia ailesine ilişkin olan Opisthiamimus gregori’yi keşfeden takımın bir üyesi olan Matthew Carrano bu tıbbın neredeyse büsbütün yok bulunmasına ait olarak şunları söylüyor “Rhynchocephalia soyunun büsbütün yok olmasının en beklenen sebebi, onların bizim bugün gördüğümüz ve bildiğimiz kerkentele tipleri ile çaba edemeyerek diğer yırtıcı canlılara yem olması ve doğal seleksiyon ile ortadan kaybolması olabilir. Tuatara ise soyunun en kuvvetli üyesi olduğu için bu cinsten hayatta kalan son canlı olabilir.” diyerek Rhynchocephalia’nın başka üyelerinin Tuatara kadar kuvvetli olmayabileceğini belirtti.
Paleontologlar hâlâ Opisthiamimus gregori üstündeki araştırmalarını tamamlamadığı için çabucak hemen bu canlı hakkında kimi ayrıntıları açıklamadı. Lakin yapılan bir açıklamaya bakılırsa kertenkelenin tüm kemikleri meselesiz bir biçimde fosil kalıbından ayrıldı ve incelenmek üzere laboratuvara taşındı.
Sürekli olarak yeni cinsleri keşfetmek için ayrıntılı çalışmalar yapan Paleontologlar, geçtiğimiz günlerde Jurassic döneminden kalma bir kertenkelenin kalıntılarını buldu. Bu keşfin en heyecan verici kısmı ise bulunan kertenkelenin “kertenkelelerin kralı” olarak da bilinen Tuatara’nın akrabası olması.
(Tuatara kertenkelesi beraberinde SSC’nin ürettiği en tanınan muhteşem araba olan SSC Tuatara’nın isim deposudur.)
Tuatara üzere 3. gözü olabilir
Opisthiamimus gregori isimli bu kertenkele, yapılan karbon testlerinde tamı tamına 150 milyon yaşında. Bu kertenkele, yakın akrabası olan Tuatara kadar karmaşık bir yapıya sahip olmasa bile Paleontologlara bakılırsa bu iki cinsin farkları, 150 milyon yıllık devasa bir evrimi gözler önüne seriyor.
Bu kertenkelenin keşfedilmesinin en değerli noktalarından biriyle tüm aile soy ağacına ışık tutabilecek olması. Tuatara ve Opisthiamimus gregori’nin ortak soy ağacı, yüz milyonlarca yıl evvel bilinmeyen bir niçinden dolayı yok oldu ve tüm aileden geriye yalnızca Tuatara kaldı. Bildiğimiz kertenkeleden farklı bir çeşide ilişkin olan Tuatara kertenkelesi, başının üst kısmında 3. bir gözle doğar ve gelişmeninin birinci 4-5 ayında bu gözün üzeri opak bir deri ile kaplanır. Araştırmacılara göre Opisthiamimus gregori’de de bu gözden olma ihtimali gayet yüksek. bir daha tıpkı biçimde hem Tuatara tıpkı vakitte Opisthiamimus gregori’nin dişleri, tıpkı yılanlar üzere çene kemiğine sabit ve yalnızca istediği vakit ortaya çıkabiliyor.
“Diğer kertenkelere yenilmiş olabilirler”
Rhynchocephalia ailesine ilişkin olan Opisthiamimus gregori’yi keşfeden takımın bir üyesi olan Matthew Carrano bu tıbbın neredeyse büsbütün yok bulunmasına ait olarak şunları söylüyor “Rhynchocephalia soyunun büsbütün yok olmasının en beklenen sebebi, onların bizim bugün gördüğümüz ve bildiğimiz kerkentele tipleri ile çaba edemeyerek diğer yırtıcı canlılara yem olması ve doğal seleksiyon ile ortadan kaybolması olabilir. Tuatara ise soyunun en kuvvetli üyesi olduğu için bu cinsten hayatta kalan son canlı olabilir.” diyerek Rhynchocephalia’nın başka üyelerinin Tuatara kadar kuvvetli olmayabileceğini belirtti.
Paleontologlar hâlâ Opisthiamimus gregori üstündeki araştırmalarını tamamlamadığı için çabucak hemen bu canlı hakkında kimi ayrıntıları açıklamadı. Lakin yapılan bir açıklamaya bakılırsa kertenkelenin tüm kemikleri meselesiz bir biçimde fosil kalıbından ayrıldı ve incelenmek üzere laboratuvara taşındı.