WASHINGTON — Yaşadığım tarihle ilgili beni en çok şaşırtan şey, kişisel psikodramalarını halkın refahının önüne koyan liderlerin çılgın, yıkıcı yolculuklarına ne sıklıkla sürüklendiğimizdir.
Ve her zaman bu bireylerin çılgınlığını durdurmak için güçsüz olduğumuzu, onların egolarına, libidolarına, idlerine ya da kuruntularına hapsolduğumuzu hissediyoruz.
Şimdi, 30 yıl önce Sovyetler Birliği’nin kızıl bayrağının Kremlin’den indiğinden beri kendini aşağılanmış ve öfkeli hisseden eski KGB subayı Vladimir Putin’in çılgınlığı geliyor. Kabarık Botoksi yüzlü bu şeytani küçük adam, Covid izolasyonu sırasında çok fazla “Amerikalılar” bölümü izliyor.
2021, Botokslu Vladimir. Kredi… Mikhail Metzel/TASS, Getty Images aracılığıyla
Amerikalı çocukların okul sıralarının altında dalış yapmak zorunda kaldıkları günlere duyduğu özlemi gidermeye karar verdi; James Bond, Sovyet suikastçı Rosa Klebb ile tartışıp ayakkabısının içine bir bıçak sapladığında. Moskova’nın solup giden bir otokrasi değil, tehditkar bir süper güç olduğu karanlık dönemin özlemini çekiyor.
Soğuk Savaş hayallerini beslemek için Putin nükleer bir kabus yarattı. Barışçıl bir demokrasi olan Ukrayna’yı işgal etti ve müdahale edenlere “tarihiniz boyunca hiç görmediğiniz” sonuçlara yemin etti.
“Yeni Çar: Vladimir Putin’in Yükselişi ve Hükümdarlığı” yazan eski bir Moskova muhabiri olan The Times gazetesinden Steven Lee Myers, “Mantığına bakılırsa bile, bunun nasıl iyi biteceğini anlamıyorum” dedi. Bende. “Ukrayna’yı fethediyor ve insanlar onu tüm Rus topraklarının çarı olarak mı ilan ediyor? Bu olmayacak. Rusya’da neredeyse hiç kan dökülmeden Kırım’ın ilhakından sonra olduğu gibi tezahürat bile yok. Ve Rusların çoğunluğunun yaklaşmakta olan Nazi tehdidi hakkındaki propagandaya inandığından şüpheliyim.” (Özellikle ülke, Yahudi komedyen ve cesur cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky tarafından yönetildiğinden.)
Julia Ioffe’nin Puck’ta yazdığı gibi, Putin on yıllarca gönülsüz suyunu kaynattı ve sonra yeni bir Demir Perde çaldı: “ Güçleri Ukrayna’nın tamamını (kuzeyden güneye, doğudan batıya) bombalarken bile, Putin işgalinin aslında Ukrayna ile ilgili olmadığını açıkça belirtti. Soğuk Savaş’ı sona erdiren şey Amerika Birleşik Devletleri, tarih ve eski hesapları halletme ve 30 yıl sonra teslim olma şartlarını yeniden yazma hakkındaydı.”
Perşembe günü Putin, Rusya’nın -yani Putin’in- Batı tarafından “küstah”, “aşağılayıcı” ve “küçümseyici” muamele gördüğünü söyleyerek bir savaş suçlusu gibi davranmasını haklı çıkarmaya çalıştı.
The Times’tan Roger Cohen’in dediği gibi “öngörülebilirse olağanüstü, ikiyüzlü konuşmanın” ortasında Putin, Irak’ın haksız işgalinin albatrosunu örttü. Amerika’nın boynuna:
Putin, Irak’ta kitle imha silahları olduğunu kanıtlamak için şunları söyledi: “ABD dışişleri bakanı, tüm dünyanın görebileceği şekilde, uluslararası topluluğa güvence vererek, beyaz tozlu bir şişe tuttu. Irak’ta yaratılmış bir kimyasal savaş ajanıydı. Daha sonra bunların hepsinin sahte ve düzmece olduğu, Irak’ın kimyasal silahı olmadığı ortaya çıktı.”
Bununla tartışmak zor.
George W. Bush ve Dick Cheney kendi egolarının, gremlinlerinin ve görkemli rüyalarının gerçekliği engellemesine izin verdi. W., Saddam’la savaşırken Bağdat’a girmeye karar vermiş olan babasını gölgede bırakmak istiyordu. Cheney, 11 Eylül’den sonra Amerika’nın bir hiper güç olduğunu kanıtlamak için bir Arap ülkesini tekmelemek istedi. Bu yüzden düzmece kanıtları kullandılar ve Cheney, Colin Powell’la alay ederek BM’deki o vahim, düzmece konuşmayı Cheney hilekarlığıyla yaptı.
Donald Trump, Putin’in kucak köpeği olmasına ve Rusya’ya karşı geleneksel Cumhuriyet antipatisini yükseltmesine rağmen, Putin’in hiç şüphesiz zayıf ve dövülebilir Trump’ı hor görüyor. Putin, Perşembe günü yaptığı konuşmada ABD’yi “sanatçı davranışlarla” suçlarken, Amerika’nın “yalan imparatorluğu” haline geldiğini de ekleyerek Trump’ı ima ediyor olabilirdi. Kesinlikle, Trump yalanların imparatoruydu.
Cumhuriyetçiler eskiden Komünistlere o kadar alerjisi vardı ki George HW Bush anılarında bu hikayeyi anlattı: 1964 Teksas Senatosu teklifinde, John Birch Derneği, Barbara Bush’un babası, McCall yayıncılığının başkanı olduğunu ima ederek onu zayıflattı. , bir komünist manifesto yayınladı, kadın dergisi Redbook.
Başkan Biden dünya kamuoyunu Putin’e karşı sıralarken, Trump bu katile mide bulandırıcı övgüde bulundu. Hayran olduğu haydut gibi, Trump da kırılgan egosunun ve birinci sınıf hayallerinin gerçeği çarpıtmasına izin verdi. Trump, Covid yanıtını tehlikeli bir şekilde politize etti. Ve Kaybeden sıfatını kabul edemediği için, 6 Ocak’a yol açan yalanların ve yanlış bilgilerin yayılmasına yardım etti. Nefes kesen bir ihanetle ABD başkanı, yönettiği demokrasiyi baltalamaya çalıştı; Trump, korumaya yemin ettiği anayasayı terk etti.
Ancak Başkan Biden, Ukrayna’ya quising Trump’tan yardım etme konusunda hiçbir destek alamadıysa, Cuma günü ilham verici Yüksek Mahkeme adayı Ketanji Brown Jackson’dan bir destek aldı ve bize şunu hatırlattı: “Amerika Birleşik Devletleri dünyanın gördüğü en büyük umut ve demokrasi feneri.”
Putin’in Napolyon megalomanisine gelince, belki de Rusya uzmanı Nina Kruşçeva onu bir Vanity Fair podcast’inde özetledi: “O, beş altı yaşında küçük bir adam, beş-yedi yaşında olduğunu söylüyor.”
The Times, editöre çeşitli mektuplar yayınlamaya kararlıdır . Bu veya makalelerimizden herhangi biri hakkında ne düşündüğünüzü duymak isteriz. İşte bazı ipuçları . Ve işte e-postamız: [email protected] .
Facebook , Twitter (@NYTopinion) ile ilgili The New York Times Opinion bölümünü takip edin ) ve Instagram .
Ve her zaman bu bireylerin çılgınlığını durdurmak için güçsüz olduğumuzu, onların egolarına, libidolarına, idlerine ya da kuruntularına hapsolduğumuzu hissediyoruz.
Şimdi, 30 yıl önce Sovyetler Birliği’nin kızıl bayrağının Kremlin’den indiğinden beri kendini aşağılanmış ve öfkeli hisseden eski KGB subayı Vladimir Putin’in çılgınlığı geliyor. Kabarık Botoksi yüzlü bu şeytani küçük adam, Covid izolasyonu sırasında çok fazla “Amerikalılar” bölümü izliyor.
2021, Botokslu Vladimir. Kredi… Mikhail Metzel/TASS, Getty Images aracılığıyla
Amerikalı çocukların okul sıralarının altında dalış yapmak zorunda kaldıkları günlere duyduğu özlemi gidermeye karar verdi; James Bond, Sovyet suikastçı Rosa Klebb ile tartışıp ayakkabısının içine bir bıçak sapladığında. Moskova’nın solup giden bir otokrasi değil, tehditkar bir süper güç olduğu karanlık dönemin özlemini çekiyor.
Soğuk Savaş hayallerini beslemek için Putin nükleer bir kabus yarattı. Barışçıl bir demokrasi olan Ukrayna’yı işgal etti ve müdahale edenlere “tarihiniz boyunca hiç görmediğiniz” sonuçlara yemin etti.
“Yeni Çar: Vladimir Putin’in Yükselişi ve Hükümdarlığı” yazan eski bir Moskova muhabiri olan The Times gazetesinden Steven Lee Myers, “Mantığına bakılırsa bile, bunun nasıl iyi biteceğini anlamıyorum” dedi. Bende. “Ukrayna’yı fethediyor ve insanlar onu tüm Rus topraklarının çarı olarak mı ilan ediyor? Bu olmayacak. Rusya’da neredeyse hiç kan dökülmeden Kırım’ın ilhakından sonra olduğu gibi tezahürat bile yok. Ve Rusların çoğunluğunun yaklaşmakta olan Nazi tehdidi hakkındaki propagandaya inandığından şüpheliyim.” (Özellikle ülke, Yahudi komedyen ve cesur cumhurbaşkanı Volodymyr Zelensky tarafından yönetildiğinden.)
Julia Ioffe’nin Puck’ta yazdığı gibi, Putin on yıllarca gönülsüz suyunu kaynattı ve sonra yeni bir Demir Perde çaldı: “ Güçleri Ukrayna’nın tamamını (kuzeyden güneye, doğudan batıya) bombalarken bile, Putin işgalinin aslında Ukrayna ile ilgili olmadığını açıkça belirtti. Soğuk Savaş’ı sona erdiren şey Amerika Birleşik Devletleri, tarih ve eski hesapları halletme ve 30 yıl sonra teslim olma şartlarını yeniden yazma hakkındaydı.”
Perşembe günü Putin, Rusya’nın -yani Putin’in- Batı tarafından “küstah”, “aşağılayıcı” ve “küçümseyici” muamele gördüğünü söyleyerek bir savaş suçlusu gibi davranmasını haklı çıkarmaya çalıştı.
The Times’tan Roger Cohen’in dediği gibi “öngörülebilirse olağanüstü, ikiyüzlü konuşmanın” ortasında Putin, Irak’ın haksız işgalinin albatrosunu örttü. Amerika’nın boynuna:
Putin, Irak’ta kitle imha silahları olduğunu kanıtlamak için şunları söyledi: “ABD dışişleri bakanı, tüm dünyanın görebileceği şekilde, uluslararası topluluğa güvence vererek, beyaz tozlu bir şişe tuttu. Irak’ta yaratılmış bir kimyasal savaş ajanıydı. Daha sonra bunların hepsinin sahte ve düzmece olduğu, Irak’ın kimyasal silahı olmadığı ortaya çıktı.”
Bununla tartışmak zor.
George W. Bush ve Dick Cheney kendi egolarının, gremlinlerinin ve görkemli rüyalarının gerçekliği engellemesine izin verdi. W., Saddam’la savaşırken Bağdat’a girmeye karar vermiş olan babasını gölgede bırakmak istiyordu. Cheney, 11 Eylül’den sonra Amerika’nın bir hiper güç olduğunu kanıtlamak için bir Arap ülkesini tekmelemek istedi. Bu yüzden düzmece kanıtları kullandılar ve Cheney, Colin Powell’la alay ederek BM’deki o vahim, düzmece konuşmayı Cheney hilekarlığıyla yaptı.
Donald Trump, Putin’in kucak köpeği olmasına ve Rusya’ya karşı geleneksel Cumhuriyet antipatisini yükseltmesine rağmen, Putin’in hiç şüphesiz zayıf ve dövülebilir Trump’ı hor görüyor. Putin, Perşembe günü yaptığı konuşmada ABD’yi “sanatçı davranışlarla” suçlarken, Amerika’nın “yalan imparatorluğu” haline geldiğini de ekleyerek Trump’ı ima ediyor olabilirdi. Kesinlikle, Trump yalanların imparatoruydu.
Cumhuriyetçiler eskiden Komünistlere o kadar alerjisi vardı ki George HW Bush anılarında bu hikayeyi anlattı: 1964 Teksas Senatosu teklifinde, John Birch Derneği, Barbara Bush’un babası, McCall yayıncılığının başkanı olduğunu ima ederek onu zayıflattı. , bir komünist manifesto yayınladı, kadın dergisi Redbook.
Başkan Biden dünya kamuoyunu Putin’e karşı sıralarken, Trump bu katile mide bulandırıcı övgüde bulundu. Hayran olduğu haydut gibi, Trump da kırılgan egosunun ve birinci sınıf hayallerinin gerçeği çarpıtmasına izin verdi. Trump, Covid yanıtını tehlikeli bir şekilde politize etti. Ve Kaybeden sıfatını kabul edemediği için, 6 Ocak’a yol açan yalanların ve yanlış bilgilerin yayılmasına yardım etti. Nefes kesen bir ihanetle ABD başkanı, yönettiği demokrasiyi baltalamaya çalıştı; Trump, korumaya yemin ettiği anayasayı terk etti.
Ancak Başkan Biden, Ukrayna’ya quising Trump’tan yardım etme konusunda hiçbir destek alamadıysa, Cuma günü ilham verici Yüksek Mahkeme adayı Ketanji Brown Jackson’dan bir destek aldı ve bize şunu hatırlattı: “Amerika Birleşik Devletleri dünyanın gördüğü en büyük umut ve demokrasi feneri.”
Putin’in Napolyon megalomanisine gelince, belki de Rusya uzmanı Nina Kruşçeva onu bir Vanity Fair podcast’inde özetledi: “O, beş altı yaşında küçük bir adam, beş-yedi yaşında olduğunu söylüyor.”
The Times, editöre çeşitli mektuplar yayınlamaya kararlıdır . Bu veya makalelerimizden herhangi biri hakkında ne düşündüğünüzü duymak isteriz. İşte bazı ipuçları . Ve işte e-postamız: [email protected] .
Facebook , Twitter (@NYTopinion) ile ilgili The New York Times Opinion bölümünü takip edin ) ve Instagram .