ahmetbeyler
New member
Hollanda’da hizmet vermekte olan Amsterdam Vrije Üniversitesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren Prof. Dick Vethaak liderliğindeki bir küme bilim insanı, ziyadesiyle endişelenmemiz gereken bir keşif yaptı. Hepsi de büsbütün sağlıklı olan 22 kişinin kan örneklerini inceleyen araştırma takımı, bu kan örneklerinin 17 adedinde plastik parçacıklar buldu. Evet yanlış duymadınız; plastik parçacıklar artık kanımızda dolaşıyor… Bu araştırmayla mikroplastikler, birinci defa insan kanında tespit edilmiş oldu…
Plastiğin gezegenimiz için de sıhhatimiz için de epeyce tehlikeli olduğunu artık konuşmaya gerek yok. Yapılan çalışma ise durumun artık korkutucu boyutlara ulaştığını ortaya koydu. Çünkü daha evvelki araştırmalarda gerek balıklarda gerek Everest Dağı’nın tepesinde bulunan plastik parçacıklar, artık kanımıza dahi karışmış durumda. Dick Vethaak, “Endişelenmeliyiz.” diyerek durumun vahametini deklare etti.
Su içtiğimiz şişeler, kanımızda dolaşıyor!
Hollanda’da incelenen ve mikroplastik tespit edilen kan örneklerinden neredeyse yarısında, içtiğimiz su şişelerinde kullanılan pet plastik materyal tespit edildi. Ayrıyeten besin ve başka mamüllerin paketlenmesinde kullanılan polistiren ile taşıma torbalarının imalatında kullanılan polietilen de kana karışan mikroplastikler içinde yer alıyordu. Araştırmayla ilgili yapılan açıklamalarda, birtakım kan örneklerinde her üç mikroplastik çeşidinin de tespit edildiği söz edildi.
Prof. Dick Vethaak, “çığır açıcı” olarak nitelendirdiği araştırmanın kapsamının genişletilmesi gerektiğini söylüyor. Hem daha fazlaca şahsa tıpkı vakitte daha epey olasılığa gereksinim duyulduğunu belirten bilim insanına nazaran plastik bardaklar ve maskeler üzere tüm olasılıkların kıymetlendirilmesi gerektiğini düşünüyor. Daha evvel yapılan incelemelerde bebeklerin ve küçük çocukların mikroplastiğe karşı direncinin daha düşük olduğunun ispat edildiğini söyleyen bilim insanı, en hayli da bebekler ve çocuklar için korkulması gerektiğini belirtiyor…
Plastiğin gezegenimiz için de sıhhatimiz için de epeyce tehlikeli olduğunu artık konuşmaya gerek yok. Yapılan çalışma ise durumun artık korkutucu boyutlara ulaştığını ortaya koydu. Çünkü daha evvelki araştırmalarda gerek balıklarda gerek Everest Dağı’nın tepesinde bulunan plastik parçacıklar, artık kanımıza dahi karışmış durumda. Dick Vethaak, “Endişelenmeliyiz.” diyerek durumun vahametini deklare etti.
Su içtiğimiz şişeler, kanımızda dolaşıyor!
Hollanda’da incelenen ve mikroplastik tespit edilen kan örneklerinden neredeyse yarısında, içtiğimiz su şişelerinde kullanılan pet plastik materyal tespit edildi. Ayrıyeten besin ve başka mamüllerin paketlenmesinde kullanılan polistiren ile taşıma torbalarının imalatında kullanılan polietilen de kana karışan mikroplastikler içinde yer alıyordu. Araştırmayla ilgili yapılan açıklamalarda, birtakım kan örneklerinde her üç mikroplastik çeşidinin de tespit edildiği söz edildi.
Prof. Dick Vethaak, “çığır açıcı” olarak nitelendirdiği araştırmanın kapsamının genişletilmesi gerektiğini söylüyor. Hem daha fazlaca şahsa tıpkı vakitte daha epey olasılığa gereksinim duyulduğunu belirten bilim insanına nazaran plastik bardaklar ve maskeler üzere tüm olasılıkların kıymetlendirilmesi gerektiğini düşünüyor. Daha evvel yapılan incelemelerde bebeklerin ve küçük çocukların mikroplastiğe karşı direncinin daha düşük olduğunun ispat edildiğini söyleyen bilim insanı, en hayli da bebekler ve çocuklar için korkulması gerektiğini belirtiyor…