ahmetbeyler
New member
İklim değişikliği gezegenimizi kaçınılmaz bir sona hakikat sürüklüyor. İklim değişikliği sebebiyle meydana gelen ısı dalgaları, artık her vakit olduğundan daha fazla doğal alanı ve direkt olarak da bizleri tahrip ediyor.
Yeni yayımlanan bir Axios raporuna nazaranyse iklim değişikliğinin sebep olduğu ısı dalgaları sebebiyle dünyanın en büyük resif sistemi olan Büyük Set Resifi ‘rengini’ kaybediyor. Bilim insanları, Büyük Set Resifi’nin altıncı kitlesel ‘ağarma’ hadisesinden muzdarip olduğu konusunda uyarıyor.
Büyük Set Resifi’nin yarısından fazlası büsbütün beyaz renge bürünmüş durumda
Mercan resifleri çoklukla akla tropikal suları, parıldayan okyanusu ve parlak renkli balıkları getirir; lakin uzaman içinder ne yazık ki Büyük Set Resifi’nin şu anda Arktik’in donmuş suları ve Antarktika’nın buzullarından pek de bir farkı olmadığını belirtiyor.
Resifin canlı renklerini kaybederek beyaza dönmesi, yani ‘ağarma’, esasen bir müddetdir kaygı verici boyutlarda seyretmekteydi. Hatta Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) daha öncesinde resifin kuşağı tükenmekte olan dünya mirası alanları listesi alınması gerektiğini söylemişti ki, yayımlanan bu son rapor da işlerin artık geri dönülmesi imkansız bir noktaya hakikat ilerlediğini gösteriyor.
Resifin beyazlamasına dair Avustralya Deniz Bilimleri Enstitüsü’nden mercan biyoloğu Neal Cantin, “Havadan nazaranbildiğimiz canlı mercan örtüsünün yarısından fazlası büsbütün beyaza boyanmış ve pembe, sarı ve mavi renklerde floresan belirtileri olabilir.” biçiminde tabir ediyor. birebir vakitte daha evvel çıkan raporlar, resifte yaşanan çöküş niçiniyle balık çeşitliliğinin azaldığını ve balıkların da tıpkı resif üzere ‘renklerini kaybettiğini’ göstermişti.
İklim değişikliğine ‘dur’ demek hala mümkün
Bu durum kulağa son derece kasvetli geliyor; sonuçta dünyanın en renkli tabiat mükemmellerinden birisi gözlerimizin önünde ölüyor. Fakat bu, umutların büsbütün tükendiği manasına gelmiyor. Dünyanın içerisinde bulunduğu mevcut siyasi kaosu, tabiata yardımcı olacak bir fırsata çevirmek mümkün. örneğin, günümüzde bir fazlaca dünya ülkesi, mevcut durum sebebiyle Rusya’ya güç ve doğal gaz bağımlılığına bir tahlil arıyor. Bu arayışı yaparken pak, yeşil güç bağımsızlığına duyulan gereksinimin her zamankinden çok olduğu göz önünde blundurulursa, hala yapabileceğimiz bir şeyler olabilir.
Güneş ve rüzgar gücü yatırımlarının ABD başta olmak üzere dünya genelinde en süratli büyümekte olan işler içinde olduğu göz önüne alındığında bu, çevreyi korumak ve iklim değişikliğine ‘dur’ demek için çok uygun bir vakitte olduğumuzu gösteriyor. Unutmayın; bizim karşı adım atmadığımız her bir dakika, Dünya’nın yok oluşuna yanlışsız giden saat için işliyor. İklim değişikliği kendi kendine düzelmeyeceğine nazaran, gezegenimizin yok oluşunun önüne geçenlerin de bu duruma en başında yol açanların, yani bizlerin olması gerekiyor.
Resifin son durumunun ne olduğunu öğrenmek isterseniz bir de durumu uzmanlardan dinleyin:
Yeni yayımlanan bir Axios raporuna nazaranyse iklim değişikliğinin sebep olduğu ısı dalgaları sebebiyle dünyanın en büyük resif sistemi olan Büyük Set Resifi ‘rengini’ kaybediyor. Bilim insanları, Büyük Set Resifi’nin altıncı kitlesel ‘ağarma’ hadisesinden muzdarip olduğu konusunda uyarıyor.
Büyük Set Resifi’nin yarısından fazlası büsbütün beyaz renge bürünmüş durumda
Mercan resifleri çoklukla akla tropikal suları, parıldayan okyanusu ve parlak renkli balıkları getirir; lakin uzaman içinder ne yazık ki Büyük Set Resifi’nin şu anda Arktik’in donmuş suları ve Antarktika’nın buzullarından pek de bir farkı olmadığını belirtiyor.
Resifin canlı renklerini kaybederek beyaza dönmesi, yani ‘ağarma’, esasen bir müddetdir kaygı verici boyutlarda seyretmekteydi. Hatta Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) daha öncesinde resifin kuşağı tükenmekte olan dünya mirası alanları listesi alınması gerektiğini söylemişti ki, yayımlanan bu son rapor da işlerin artık geri dönülmesi imkansız bir noktaya hakikat ilerlediğini gösteriyor.
Resifin beyazlamasına dair Avustralya Deniz Bilimleri Enstitüsü’nden mercan biyoloğu Neal Cantin, “Havadan nazaranbildiğimiz canlı mercan örtüsünün yarısından fazlası büsbütün beyaza boyanmış ve pembe, sarı ve mavi renklerde floresan belirtileri olabilir.” biçiminde tabir ediyor. birebir vakitte daha evvel çıkan raporlar, resifte yaşanan çöküş niçiniyle balık çeşitliliğinin azaldığını ve balıkların da tıpkı resif üzere ‘renklerini kaybettiğini’ göstermişti.
İklim değişikliğine ‘dur’ demek hala mümkün
Bu durum kulağa son derece kasvetli geliyor; sonuçta dünyanın en renkli tabiat mükemmellerinden birisi gözlerimizin önünde ölüyor. Fakat bu, umutların büsbütün tükendiği manasına gelmiyor. Dünyanın içerisinde bulunduğu mevcut siyasi kaosu, tabiata yardımcı olacak bir fırsata çevirmek mümkün. örneğin, günümüzde bir fazlaca dünya ülkesi, mevcut durum sebebiyle Rusya’ya güç ve doğal gaz bağımlılığına bir tahlil arıyor. Bu arayışı yaparken pak, yeşil güç bağımsızlığına duyulan gereksinimin her zamankinden çok olduğu göz önünde blundurulursa, hala yapabileceğimiz bir şeyler olabilir.
Güneş ve rüzgar gücü yatırımlarının ABD başta olmak üzere dünya genelinde en süratli büyümekte olan işler içinde olduğu göz önüne alındığında bu, çevreyi korumak ve iklim değişikliğine ‘dur’ demek için çok uygun bir vakitte olduğumuzu gösteriyor. Unutmayın; bizim karşı adım atmadığımız her bir dakika, Dünya’nın yok oluşuna yanlışsız giden saat için işliyor. İklim değişikliği kendi kendine düzelmeyeceğine nazaran, gezegenimizin yok oluşunun önüne geçenlerin de bu duruma en başında yol açanların, yani bizlerin olması gerekiyor.
Resifin son durumunun ne olduğunu öğrenmek isterseniz bir de durumu uzmanlardan dinleyin: