ahmetbeyler
New member
Bilim insanları, dünya üzerinde milyonlarca canlı keşfedilmiş bulunmasına karşın bunun epeyce küçük bir oran olduğunu ve hala keşfedilmeyi bekleyen milyonlarca daha canlı olduğunu söylüyorlar. Her ne kadar beşerler genelde, dünyanın tüm nizamının kendilerine ilişkin olduğunu düşünse de aslında bizimle birlikte yaşayan milyonlarca canlıyı düşününce, beşerler çok azınlık kalıyor.
Okulda öğrendiğimiz sıradan bir bilgiye dayanarak canlılar alemi beş aleme ayrılır. Ama biraz daha sonra içerikte görüleceği üzere kimi canlılar rastgele bir sınıfa dahi emin biçimde dahil edilemeyecek kadar tuhaf görünümlere ve özelliklere sahip.
İşte, geçmişte yaşadığına şaşıracağınız, birtakım bazı da âlâ ki kuşağı tükenmiş diye düşünebilceğiniz hayvanları içeriğimizde derledik.
Fantastik sinemalardan fırlamış üzere duran ve yaşadığına bile inanamayacağız farklı hayvanlar:
Ürkütücü boyutuyla dünyanın en büyük yılanı olan Anakonda yılanından bile daha büyük olan soyu tükenmiş bir yılan var: Titanoboa. Güney Amerika’nın balta girmemiş ormanlarında 58 milyon yıl evvel hayatış bu dev yılan, 14 metre uzunluğuna ve 1 ton tartısına erişebiliyormuş.
Bu kadar korkutucu manzarasından beklendiği üzere zehirli olduğu düşünülen Titanoboalar, zehirli değiller fakat avlarına karşı, cüsseleri yardımıyla avını sararak uygulayabildikleri basınç hayli daha öldürücü. O denli ki bilim insanları bir Titanoboanın, çelik köprünün altında ezilmeye benzeri bir basınç uygulayabildiklerini açıklamışlardır.
Komik imgesiyle kaplumbağaya benzeyen canlı: Gliptodon
Zırhlı ve kocaman olan bir kaplumbağaya benzeyen Gliptodonların soyu yaklaşık 10.000 yıl evvel tükenmiştir. Komik imajıyla de dikkat çeken Gliptodonlar, 3.5 metre uzunluğuna ve 2 ton tartısına ulaşabildikleri keşfedilmiştir.
En dikkat çeken özellikleri kabukları ve kuyruklarının yapısıdır. Her bir Gliptodonun kabuğu ve kuyruğu, tıpkı parmak izi üzere kendine mahsus zırha benzeyen bir desene sahiptir.
Öbür hiç bir canlıda görülmeyen diş yapısı: Helikoprion
Dinozorlardan bile evvel hayatış ve soyu tükenmiş bir köpek balığı tipi var: Helikoprion. Helikoprionların en dikkat alımlı özelliği, isminin da manası olan ve spiral bir testereye benzeyen dişleri. 280 milyon yıl evvel hayatış olan bu köpek balığı tiplerinin bedeni epeyce tanıdık gelse de sarmal diş yapısı öbür hiç bir çeşitte canlıya benzememektedir. İmgesinden sanıldığı üzere sarmaldaki her çıkıntı başka bir diş değil, tersine yekpare bir biçimdedir. Yani hepsi sarmalın bir uzantısıdır.
Helikoprionun diş fosilleri birinci bulunuduğunda ne olduğu anlaşılamadı ve ammonit denilen baştan bacaklı sarmal yapılı canlı olduğu düşünüldü. Ancak daha sonrasında bu sarmal yapının üstündeki çıkıntılar fark edilerek bu canlıya, Yunanca sarmal ve testere manasına gelen Helikoprion ismi verildi.
Deniz kaplumbağalarının en büyüğü: Archelon
Deniz kaplumbağalarının en büyük cinsi olan jenerasyonu tükenmiş Archelonlar, bir insanın 2 katı büyüklüğüne erişebildiği için devasa bir görünüme sahiptir. 66 ile 100 milyon öncesine kadar yaşadığı düşünülen Archelonlar tipik olarak bir deniz kaplumbağasına benzese de bilhassa ön ayakları çok kuvvetlidür.
Zırhlı görünümüyle dikkat çeken bir canlı: Dunkleosteus
Dunkleosteuslar 358 milyon yıl evvel yaşadığı düşünülen, zırhlı bir yapıya sahip tuhaf görünümlü bir balıktır. Uzunluğu 10 metreye, tartısı ise ortalama 3 otomobile muadil olabilecek şekide 4 ton tartısına ulaşabilir. Dunkleosteusların en dikkat cazibeli özellikleri ise çene yapılarıdır. kuvvetli bir özelliği olan çene yapısı dışında, zannedilebileceğinin bilakis suratları büyük cins bir balığa nispeten yavaştır lakin pek güzel yüzücüdürler. Kuzey Amerika, Fas, Belçika üzere yerlerde fosilleri bulunan Dunkleosteuslar, ayrıyeten günümüzdeki kimi çağdaş köpek balıklarında da görülen yumurta dölleme hadisesini gerçekleştirebilen birinci cinsler içinde olabilir.
Beş göz, iki ağız, bir hortum ve bir canlı: Opabinya
Listedeki en tuhaf görünümlü canlılardan biri olan Opabinyalar, jenerasyonu tükenmiş bir eklembacaklıdır. En son 487 milyon yıl evvel yaşadığı düşünülen bu canlılar, ortalama 6 santimetrelik uzunluğuyla çok küçük ve hatta şirin bir görünüme sahiptir. Yelpaze üzere kuyruğu ve modüllü gövdesi dışında beş göz, iki ağız ve hortum üzere sıra dışı özellikleri vardı.
En büyük uçan hayvanlardan birisi: Kuetzalkoatlus
Bilinen en büyük uçan hayvanlardan biri olan Kuetzalkoatluslar, sıra dışı derecede uzun boyunlu bir canlıdır. İsmi, Orta Amerika’nın mahallî halklarının efsanelerinde bahsedilen ‘tüylü yılan’ isminden gelmiştir. Kuzey Amerika’da fosilleri bulunmuştur. Ayrıyeten en az uzunluğunun uzunluğu kadar şaşırtan olan uzun bir gagası vardır. Gagası, çok sivri ve uzundur bu da avlarını çiğnemeden yutabilmesine imkan sağlar zira dişleri yoktur.
Fantastik görünümüyle deniz kurtçuğu gibisi: Halüsijenya
Yaklaşık 3 santimetre uzunluğu ve en az 9 çift ayak sayısıyla fantastik bir görünüme sahip canlı: Halüsijenya. Halüsijenyalar, özetlemek gerekirse tanımlamak gerekirse deniz kurtçuğudur. En dikkat cazibeli özelliği, bedeninin üst kısımlarında uzun iğneye benzeri sivri yapılar olmasıdır. Evrimsel süreçteki en tuhaf görünümlerden birine sahip olmasından kaynaklı tam olarak hangi tıp canlı olduğu konusunda da kararsızlıklar vardır. Ayrıyeten fosillerinin genelde süngerler üstünde bulunmasından dolayı da süngerler ile beslendiği düşünülmüktedir.
Timsah ve köpek balığı melezi üzere: Mosazor
Dünyanın dört bir yanında gezinen etobur bir canlı: Mosazor. Bu canlıların birinci fosilleri, Hollanda, Belçika, Fransa sonları ortasında olan Maas isminde bir ırmakta bulunduğu için de, manası Maas Irmağı kertenkelesi olan Mosazor verilmiştir. Timsah gibisi başı ve uzun yüzgeçli kuyruğuyla çok korkutucu lakin bir o kadar da fantastik bir görünüme sahiptir. Bedeninin altındaki dört uzvu da, yüzebilmesini pek kolaylaştıracak biçimde küreğe benziyor. Dinozor ve timsah karışımı üzere bir görünüme sahip olan Mosazorlar, su altında yaşamalarına karşın suyun yüzebir daha en yakın yerlerde bulunarak tıpkı balinalar üzere hava solumuştur.
‘Cehennem domuzu’ ismini hak eden bir hayvan: Entelodon
Cehennem domuzu, terminatör domuz üzere korkutucu isimlere sahip, görünümüyle de bu adlandırılmalarının hakkını veren kuşağı tükenmiş hayvanlar olan Entelodonlar, bugüne kadar keşfedilen hayvanlar içerisinde, saldırganlık düzeyi en yüksek canlılardan biri olduğu düşünülüyor. Uzun, geniş bir başı, dikkat alımlı çıkıklıkta elmacık kemikleri ve kısa fakat sağlam bir boynu vardır. Manzarası domuza benzemesine karşın, araştırmalara nazaran daha epeyce balinalar ve su aygırları ile yakın akraba olduğu iddia ediliyor.
Bilinen en eski kuşlardan biri: Arkeopteriks
Uçamayan tüylü dinozorlar ve çağdaş kuşlar içinde geçişin en büyük göstergelerinden biri bu canlı bilinen en eski kuşlardan biridir. Yaklaşık 150 milyon yıl evvel Almanya’nın güneyinde yaşadığı düşünülmüştür. Fantastik bir görünüme sahiptir ve ayrıyeten küçük bir bedeni ve bedenine oranla geniş kanatları vardır.
Okulda öğrendiğimiz sıradan bir bilgiye dayanarak canlılar alemi beş aleme ayrılır. Ama biraz daha sonra içerikte görüleceği üzere kimi canlılar rastgele bir sınıfa dahi emin biçimde dahil edilemeyecek kadar tuhaf görünümlere ve özelliklere sahip.
İşte, geçmişte yaşadığına şaşıracağınız, birtakım bazı da âlâ ki kuşağı tükenmiş diye düşünebilceğiniz hayvanları içeriğimizde derledik.
Fantastik sinemalardan fırlamış üzere duran ve yaşadığına bile inanamayacağız farklı hayvanlar:
- Titanoboa
- Gliptodon
- Helikoprion
- Archelon
- Dunkleosteus
- Opabinya
- Kuetzalkoatlus
- Halüsijenya
- Mosazor
- Entelodon
- Arkeopteriks
Ürkütücü boyutuyla dünyanın en büyük yılanı olan Anakonda yılanından bile daha büyük olan soyu tükenmiş bir yılan var: Titanoboa. Güney Amerika’nın balta girmemiş ormanlarında 58 milyon yıl evvel hayatış bu dev yılan, 14 metre uzunluğuna ve 1 ton tartısına erişebiliyormuş.
Bu kadar korkutucu manzarasından beklendiği üzere zehirli olduğu düşünülen Titanoboalar, zehirli değiller fakat avlarına karşı, cüsseleri yardımıyla avını sararak uygulayabildikleri basınç hayli daha öldürücü. O denli ki bilim insanları bir Titanoboanın, çelik köprünün altında ezilmeye benzeri bir basınç uygulayabildiklerini açıklamışlardır.
Komik imgesiyle kaplumbağaya benzeyen canlı: Gliptodon
Zırhlı ve kocaman olan bir kaplumbağaya benzeyen Gliptodonların soyu yaklaşık 10.000 yıl evvel tükenmiştir. Komik imajıyla de dikkat çeken Gliptodonlar, 3.5 metre uzunluğuna ve 2 ton tartısına ulaşabildikleri keşfedilmiştir.
En dikkat çeken özellikleri kabukları ve kuyruklarının yapısıdır. Her bir Gliptodonun kabuğu ve kuyruğu, tıpkı parmak izi üzere kendine mahsus zırha benzeyen bir desene sahiptir.
Öbür hiç bir canlıda görülmeyen diş yapısı: Helikoprion
Dinozorlardan bile evvel hayatış ve soyu tükenmiş bir köpek balığı tipi var: Helikoprion. Helikoprionların en dikkat alımlı özelliği, isminin da manası olan ve spiral bir testereye benzeyen dişleri. 280 milyon yıl evvel hayatış olan bu köpek balığı tiplerinin bedeni epeyce tanıdık gelse de sarmal diş yapısı öbür hiç bir çeşitte canlıya benzememektedir. İmgesinden sanıldığı üzere sarmaldaki her çıkıntı başka bir diş değil, tersine yekpare bir biçimdedir. Yani hepsi sarmalın bir uzantısıdır.
Helikoprionun diş fosilleri birinci bulunuduğunda ne olduğu anlaşılamadı ve ammonit denilen baştan bacaklı sarmal yapılı canlı olduğu düşünüldü. Ancak daha sonrasında bu sarmal yapının üstündeki çıkıntılar fark edilerek bu canlıya, Yunanca sarmal ve testere manasına gelen Helikoprion ismi verildi.
Deniz kaplumbağalarının en büyüğü: Archelon
Deniz kaplumbağalarının en büyük cinsi olan jenerasyonu tükenmiş Archelonlar, bir insanın 2 katı büyüklüğüne erişebildiği için devasa bir görünüme sahiptir. 66 ile 100 milyon öncesine kadar yaşadığı düşünülen Archelonlar tipik olarak bir deniz kaplumbağasına benzese de bilhassa ön ayakları çok kuvvetlidür.
Zırhlı görünümüyle dikkat çeken bir canlı: Dunkleosteus
Dunkleosteuslar 358 milyon yıl evvel yaşadığı düşünülen, zırhlı bir yapıya sahip tuhaf görünümlü bir balıktır. Uzunluğu 10 metreye, tartısı ise ortalama 3 otomobile muadil olabilecek şekide 4 ton tartısına ulaşabilir. Dunkleosteusların en dikkat cazibeli özellikleri ise çene yapılarıdır. kuvvetli bir özelliği olan çene yapısı dışında, zannedilebileceğinin bilakis suratları büyük cins bir balığa nispeten yavaştır lakin pek güzel yüzücüdürler. Kuzey Amerika, Fas, Belçika üzere yerlerde fosilleri bulunan Dunkleosteuslar, ayrıyeten günümüzdeki kimi çağdaş köpek balıklarında da görülen yumurta dölleme hadisesini gerçekleştirebilen birinci cinsler içinde olabilir.
Beş göz, iki ağız, bir hortum ve bir canlı: Opabinya
Listedeki en tuhaf görünümlü canlılardan biri olan Opabinyalar, jenerasyonu tükenmiş bir eklembacaklıdır. En son 487 milyon yıl evvel yaşadığı düşünülen bu canlılar, ortalama 6 santimetrelik uzunluğuyla çok küçük ve hatta şirin bir görünüme sahiptir. Yelpaze üzere kuyruğu ve modüllü gövdesi dışında beş göz, iki ağız ve hortum üzere sıra dışı özellikleri vardı.
En büyük uçan hayvanlardan birisi: Kuetzalkoatlus
Bilinen en büyük uçan hayvanlardan biri olan Kuetzalkoatluslar, sıra dışı derecede uzun boyunlu bir canlıdır. İsmi, Orta Amerika’nın mahallî halklarının efsanelerinde bahsedilen ‘tüylü yılan’ isminden gelmiştir. Kuzey Amerika’da fosilleri bulunmuştur. Ayrıyeten en az uzunluğunun uzunluğu kadar şaşırtan olan uzun bir gagası vardır. Gagası, çok sivri ve uzundur bu da avlarını çiğnemeden yutabilmesine imkan sağlar zira dişleri yoktur.
Fantastik görünümüyle deniz kurtçuğu gibisi: Halüsijenya
Yaklaşık 3 santimetre uzunluğu ve en az 9 çift ayak sayısıyla fantastik bir görünüme sahip canlı: Halüsijenya. Halüsijenyalar, özetlemek gerekirse tanımlamak gerekirse deniz kurtçuğudur. En dikkat cazibeli özelliği, bedeninin üst kısımlarında uzun iğneye benzeri sivri yapılar olmasıdır. Evrimsel süreçteki en tuhaf görünümlerden birine sahip olmasından kaynaklı tam olarak hangi tıp canlı olduğu konusunda da kararsızlıklar vardır. Ayrıyeten fosillerinin genelde süngerler üstünde bulunmasından dolayı da süngerler ile beslendiği düşünülmüktedir.
Timsah ve köpek balığı melezi üzere: Mosazor
Dünyanın dört bir yanında gezinen etobur bir canlı: Mosazor. Bu canlıların birinci fosilleri, Hollanda, Belçika, Fransa sonları ortasında olan Maas isminde bir ırmakta bulunduğu için de, manası Maas Irmağı kertenkelesi olan Mosazor verilmiştir. Timsah gibisi başı ve uzun yüzgeçli kuyruğuyla çok korkutucu lakin bir o kadar da fantastik bir görünüme sahiptir. Bedeninin altındaki dört uzvu da, yüzebilmesini pek kolaylaştıracak biçimde küreğe benziyor. Dinozor ve timsah karışımı üzere bir görünüme sahip olan Mosazorlar, su altında yaşamalarına karşın suyun yüzebir daha en yakın yerlerde bulunarak tıpkı balinalar üzere hava solumuştur.
‘Cehennem domuzu’ ismini hak eden bir hayvan: Entelodon
Cehennem domuzu, terminatör domuz üzere korkutucu isimlere sahip, görünümüyle de bu adlandırılmalarının hakkını veren kuşağı tükenmiş hayvanlar olan Entelodonlar, bugüne kadar keşfedilen hayvanlar içerisinde, saldırganlık düzeyi en yüksek canlılardan biri olduğu düşünülüyor. Uzun, geniş bir başı, dikkat alımlı çıkıklıkta elmacık kemikleri ve kısa fakat sağlam bir boynu vardır. Manzarası domuza benzemesine karşın, araştırmalara nazaran daha epeyce balinalar ve su aygırları ile yakın akraba olduğu iddia ediliyor.
Bilinen en eski kuşlardan biri: Arkeopteriks
Uçamayan tüylü dinozorlar ve çağdaş kuşlar içinde geçişin en büyük göstergelerinden biri bu canlı bilinen en eski kuşlardan biridir. Yaklaşık 150 milyon yıl evvel Almanya’nın güneyinde yaşadığı düşünülmüştür. Fantastik bir görünüme sahiptir ve ayrıyeten küçük bir bedeni ve bedenine oranla geniş kanatları vardır.